20 yaş dişleri, bulunduğu konum itibarı ile çürümeye yatkın, çoğu zaman fonksiyon dışında kalan ağzın en arkalarındaki dişlerdir. ‘Kesinlikle alınmalıdır’ diye bir kural olmadığı gibi çoğunlukla problem yaratmaktalardır. Yer darlığından dolayı çıkamadığı durumlarda o bölgede periyodik aralıklarla enfeksiyon ve ağrıya sebep olabilmektedir. Bunun yanı sıra ağız açma kapamada güçlük ve yandaki dişleri çapraşıklaştırmaya yönelik kuvvet uygulaması söz konusu olabilir. Bu yüzden bu konuyla ilgili hekim kontrolü şarttır.
Diş beyazlatma klinikte hekim kontrolünde ağız içi muayene yapılıp dişlerdeki dolgu restorasyon gibi önceden yapılan işlemler değerlendirildikten sonra; sağlıklı diş ve diş etleri olan bireylere kaliteli jeller ve cihazlar yardımı ile yapıldığında herhangi bir zarar vermez.
Bir diş fırçası en fazla 3 ay boyunca kullanılmalıdır.
Günümüzde, diş kayıplarının olduğu vakaların çoğunda diş implantı tedavisi diğer tedavi alternatiflerine göre en çok tercih ettiğimiz tedavi alternatifi olmuşlardır. Doğru tanı ve teşhis, yeterli bilgi ve tecrübe, uygun koşullar, gerekli tüm ekip ve ekipman, hepsi bir araya geldiğinde diş implantı tedavisi çok iyi ve başarılı sonuçlar vermektedir. Doğru tanı ve teşhis kapsamında, implant adayı bireyin çene kemiği ve anatomik komşuluklarının uygunluğunun yanı sıra, bireyin sistemik durumu, günlük alışkanlıkları ve ağız hijyeni gibi koşulların da uygun olması beklenmektedir.
Dental implantlar, şartlar uygun olduğunda kaybedilen dişi yerine koymak için en iyi tedavi şeklidir.
Dişiniz her ağrıdığında antibiyotik kullanmanız doğru değildir. Biz diş hekimleri, hastada akut enfeksiyon durumu olmadığı sürece antibiyotik önermeyiz. Eğer dişiniz ağrıyorsa antibiyotik kullanımı yerine parasetamol gibi ağrı kesici ilaçları kullanıp, ağrı kaynağını saptamak ve tedavi etmek için en kısa sürede diş hekimine başvurmanız en doğru çözüm olacaktır. Unutmayınız ki, diş ağrıları için ağzınızı alkol, rakı ve kolonya gibi sıvılarla çalkalamak, bölgeye aspirin tablet koymak veya hidrolik yağı gibi uygunsuz ve alakasız kimyasallar uygulamak tamamen yanlış ve sakıncalıdır.
İltihaplı bir dişin bebeğe daha çok zararı olduğu unutulmamalıdır. Dişeti iltihabı varsa tedavi edilmeli, çekilmesi gereken iltihaplı dişler mutlaka çekilmeli ve ağrı ya da hassasiyete sebep olan çürükler mutlaka tedavi edilmelidir. Eğer doktorunuz antibiyotik kullanmanızı öneriyor ise kullanılmalıdır. Bebeğime antibiyotik zarar verir düşüncesi ile reçete edilen ilaçlarınızı kullanmamak, iltihabın kan damarları yolu ile bebeğinize ulaşmasına sebep olabilir ve bebeğinize daha çok zarar verebilirsiniz.
Her dişin gömülü kalma ihtimali vardır. En sık gömülü kalan dişler ise 20 yaş dişleri , köpek dişleri ve küçük azı dişleridir.
Bebek 6-8 aylıkken. (yani ilk dişler ağızda göründüğünde) temizleme işlemi başlamalıdır. Sabah kahvaltısı sonrası ve gece yatmadan önce dişleri (en azından çiğneme yüzeylerini) temiz bir tülbent ya da gazlı bezi ıslatarak silmek, temizlemek yerinde olur. Diş fırçası kullanımına ise çocuğun arka dişlerinin çıkmasından sonra (ortalama 2,5 – 3 yaşında ) başlanması uygundur. Okul öncesi çocuklarda diş fırçalama için bir teknik uygulatmak çok zordur. Bu yaşlarda önemli olan, çocuğa diş fırçalama alışkanlığı kazandırmaktır. Çocuklar diş fırçalarken çoğu zaman dişlerin görünen ya da kolay ulaşılan yüzlerini fırçalar. Oysa çürüklerin önlenmesi için dişlerin ara yüzleri ve çiğneyici yüzeylerini çok daha iyi temizlemek gerekir. Bu nedenle fırçalamadan sonra anne-babanın kontrolü iyi olur.
Amalgam dolgular; %50’si cıvadan oluşan amalgam dolgular kalay, çinko, gümüş gibi tüm metallerin birbirine bağlanarak oluşturduğu dayanıklı bir dolgu malzemesidir.
Amalgam dolgular, diş rengindeki beyaz kompozit dolguların kullanılmaya başlanmasından önce çok uzun bir süredir çürük ve hasar görmüş dişlerin onarımında kullanılıyordu. Ancak artık çoğu hasta beyaz kompozit dolguların doğal görünümünü tercih ettiğinden kullanım sıklığı giderek azalmaktadır.
Amalgam dolguların içerdiği cıva miktarı sağlık sorunlarına neden olabilecek düzeyde olmadığından güvenli olarak kabul edilirler.
Panoramik röntgen ve detaylı ağız içi muayene sonrası hangi tedavilere ihtiyaç duyulacağı belirlenip hastanın ağız içi ve yüz fotoğrafları çekilerek ağız içi ölçüleri alınır.
Alınan ölçüler ve çekilen yüz fotoğrafları ile beraber yüzdeki dudak konumu dişlerin ve diş etlerinin görünme miktarı belirlenerek hastanın beklentisine uygun renk şekil ve boyutlarda bir tasarım hazırlanır.
Tasarım modelde hazır hale geldiğinde bunu mock-up dediğimiz uygulama ile silikon bir şablon yardımıyla ağıza uygularız.
Gerekli uzatmalar ,kısaltmalar, değişikliklere bu aşamada karar verilir.
Tedaviye karar verildikten sonra öncelikle gerekliyse dolgu, kanal tedavisi, çekim, diş eti sağlığını tedavi etme gibi alt yapıyı sağlam ve sağlıklı hale getirecek tedaviler uygulanır. Gerekliyse pembe estetik için diş eti seviyeleme yapılır. Tedavi aşamaları bittiğinde seçilen estetik laminate veneer, zirkonyum veya emax kronlar gibi materyalleri dişlere uygulama aşamalarına geçilir.
